5 Nisan 2007 Perşembe


Adam
Bir adam vardı düşlerimde.
Sonsuz bir anlam karmaşasıyla,
Mor, eflatun ve siyahın…
Damarlarımdaki hüzün tonları gibi
Yağmurlu bir günde gelip
Hücrelerime yerleşen bir adam.
Çözmek isteyip çözemediğim,
Bilinmeyenlerle dolu bir denklemdi bu adam.
O'na olan mesafem;
Yaşanmamış yıllarım,
Bitip tükenmek bilmeyen beynimdeki sorularımdı.
Ve…Okyanusun derinliklerinde masmavi bir labirentOlduğunu düşünürsem,
Sürekli dibe vuran karanlıklarımdı.
Renkti, izdi.
Aydınlık ama siyah,
İçimi işgal eden soyuttu.
Bir formülü olmalıydı bu reaksiyonun.
En azından molekül ağırlığı bilinmeliydi.
Ama yoktu.
Sorular hep aynı,
Adam, hep aynıydı.
Bir gün beynimin çetrefilli tarlasında,
Düşünce analizi yaparken
Bir ses duydum gökyüzünden.
Uyandırdım O'nu.Düş değildi.
Anladım ki,Gerçek de değildi.
Çizgim, bedenimde değişti.
Düşüncelerimi beynimle yüzleştirdim.
Ve gördüm ki,
Hücrelerime yerleşen bu adam,
Yine yağmurlu bir günde
Kırmızı ve siyahın tonlarıyla son bulmuş.
Kilitler açılmış,
Yüreğimde somutlaşmış
Evren.

Gül Uğur

Hiç yorum yok: