30 Nisan 2007 Pazartesi

Konuşturma çok doluyum


Çağlayan Meydanı'na kurulan platformun üzerinde organizasyonu gerçekleştiren 9 kadın yan yana coşkulu kalabalığı izliyor. Laikliğe ve cumhuriyete sahip çıkan her sloganın ardından çocuğunu koruyan bir annenin mutluluğu bu kadınların yüzlerine yansıyor...

Alanı dolduran yüz binler ise birbirlerini "sadık dost" duygularıyla karşılıyor. Kimi Erzurum Aşkale'den, kimi Ardahan'dan, kimi de Adana'dan gelmiş. Niğde'nin Ulukışla ilçesi Darboğaz Köyü'nden gelen 81 yaşındaki Halil Pınarbaşı da bu kişilerden biri. Pınarbaşı, "Hükümeti yıkmaya geldim" derken, mitinge Adana'dan katılan Mustafa Kemal Eskiyenentürk neden orada olduğunu, "Adım bu olduktan sonra elbette burada olacağım" yanıtıyla açıklıyor.

64 yaşındaki Kıymet teyze de saçlarını örten başörtüsünü göstererek, "Elhemdülillah Müslümanım ve şeriata karşıyım. Onun için de burdayım" diyor. Konuştukça anlıyoruz ki; mitinge katılıma ne mesafeler engel olmuş, ne de tevellüt... Ayakta zor duran 87 yaşındaki Melahat Uygur, "Devrimleriyle büyüdüğüm Atatürk için geldim. Sakın beni konuşturma, çok doluyum, ağlarım" diyebiliyor.

Biraz ötede el ele tutuşmuş, kalabalığa karışmaya çalışan iki teyze ise, "Güngören'den iki komşu el ele verip geldik. Artık yeter demek için" diyor.

Biraz ilerde dede - torun, yanlarında 14 aylık çocuklarıyla bir başka çift. Yaşlı bir karı kocanın "Tansiyon ilacını alsaydın keşke çıkarken" konuşmalarından anlıyoruz ki, dün Cumhuriyet için "çağlayan" insanları ne yaşları, ne de hastalıkları "Türkiye laiktir laik kalacak" diye bağırmaktan uzak tutmaya yetiyor.

Alevisi, Sünnisi, Türkü, Kürdü alt kimlik ve üst kimlik meselesini bırakıp Çağlayan'a gelirken, miting başlayana kadar bir "Ölürüm Türkiyem" türküsüne, bir "Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz" ezgisine hep bir ağızdan eşlik ediyor.

Mitinge katılan sanatçılar seçtikleri parçalarla mesaj vermeyi tercih etmiş. Edip Akbayram, "Eşkıya dünyaya hükümdar olmaz" diye başlayıp, son günlerde yaşananlara atıfta bulunurcasına "Aldırma gönül"le devam ediyor, "Güzel günler göreceğiz çocuklar" diyerek noktalıyor repertuvarını.

Sazının tellerine vuran Sadık Gürbüz ise "Ankara'nın taşına bak, gözlerimin yaşına bak" diye inletiyor meydanı. Kendisine eşlik eden halkı da, "1 milyonluk halk korosu Guinness Rekorlar kitabına gireceksiniz" diye coşturuyor.

Tolga Çandar, "Canlar merhaba" diye türküsünü söylerken semah yapanlar, "Gâvur İzmir" imalarına inat söylediği çökertme türküsü başlayınca efe oyunu oynamaya başlıyor.

Ayten Alpman beyaz takımının yakasına taktığı kırmızı gelincikle, ellerinde bayraklarla meydanı gelincik tarlasına çeviren on binlerle "Bir başkadır benim memleketim" diye sesleniyor.

AKP ve hükümete "Bizi hafife alma", muhalafete de "birleşin" mesajının verildiği mitingde belki de en anlamlı mesajı üzerine "silahsız kuvvetler" yazılı tişörtlerle katılanlar veriyor.

Ümran Avcı-Milliyet

Orada olamasakda tüm kalbimizle Çağlayan'daydık... Miliiyet gazetesinde okuduğum bu yazı sanki oradaki atmosferi yaşamışım gibi coşkulandırdı beni, bu nedenle tamamını aldım...

Can Dündar'ın bu konu hakkındaki yazısını okumak isteyenler için tıklayın

Hiç yorum yok: