26 Mayıs 2008 Pazartesi



Kurun Düşlerinizi de !

Bakarsınız Saat durur,

Onlar uyandırır

Tabu - Demet Saðýroðlu

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Çocukken evimin camından her baktığımda evimi bile içine alacakmış kadar büyük dalgalarını görürdüm Marmaranın. Korkmazdım asla onlardan aksine içime dolarlardı. Onlara atladığımı ve kaybolduğumu düşünürdüm. Öldüğümde toprağa değil denize gömün beni derdim. Bilirdim o zaman ufuğa ulaşabilecektim. Onun gerisinde bambaşka bir dünya olduğuna inanırdım. Hani şu üstünde palmiyeler olan adalardan. Parayı, düşmanlığı, savaşı bilmeyen insanların yaşadığı adalardan. Hep güneşin parladığı, mercanların olduğu. Sonra bana keşfedilmemiş ada kalmadığını öğrettiler coğrafya derslerinde. Büyüdüğümde ise Don Kişot’un bir deli. Robinson Cruose’ün bir sömürgeci olduğunu. Red Kit’se sadece bir maceraperestti. Heman ve herkül gibi çok güçlü olanlarsa hiç var olmamışlardı. Korktum hayallerimden. Isıtamaz oldular beni. Önce masal kahramanlarımı öldürdüm. Sonra üstü açık arabamı kumsala götüren, gömleği dağınık, saçları uçuşan, gözleri renkli, ayakları kuma çıplak değen, elindeki viskiyi göklere kaldıran o adamı öldürdüm... . Ama en iyi bildiğim rüyaların hep bittiği idi. her şeye inat sabah olacaktı. Gün değil ben güne ayak uyduracaktım. İşe, okula, yarışa bir yerlere varacak ve gece düşlerimi raflara kaldıracaktım. İşte bu yüzden öldürdüm o adamı. Ve artık inanmıyorum ben kendimin bu ülke de yaşadığına. İnanmıyorum insanların birbirlerinin içine bakabildiğine. ve ben en acısı bu ülkeye inanmıyorum GÖKCHE....